Reports
Special Data Reports
Avrupa İstatistik Ofisi (Eurostat) tarafından yayımlanan rapora göre, 2017 Ekim ayında Euro Bölgesi Sanayi Üretimi verisi bir önceki aya göre piyasa beklentisinin aksine yüzde 0,2 oranında artış gösterdi. Sanayi üretimi verisinde Ekim ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 3,7 oranında artış kaydedildi. Eylül ayında aylık bazda yaşanan yüzde 0,6 düşüşün yüzde 0,5 düşüşe revize edildiği görülürken yıllık bazda yaşanan artışın yüzde 3,3’ten yüzde 3,4’e revize edildiği görülmekte. Raporun detaylarına bakacak olursak, ana sanayi gruplarına bakıldığında, bir önceki aya göre dayanıksız tüketim malı grubunda yüzde 0,5 ve enerjide yüzde 0,1 oranında artışın yaşandığı görülüyor. Ekim ayında en fazla düşüşün yaşandığı grup yüzde 1,9 ile dayanıklı tüketim malı grubu olurken bu düşüşü yüzde 0,3 ile sermaye malı grubunun takip ettiği görülmekte. Ara malı grubunun aylık bazda değişim göstermediği görülüyor. 2017 yılı Ekim ayında bir önceki yılın aynı ayına göre ana sanayi gruplarında değişim oranlarına bakıldığında, dayanıksız tüketim malı yüzde 5,7, ara malı yüzde 5, dayanıklı tüketim malı yüzde 3,7 ve sermaye grubunda yüzde 3,3 oranında artışın yaşandığı görülüyor. Bir önceki yılın aynı ayına göre Ekim ayında düşüşün yaşandığı tek grubun yüzde 2,2 ile enerji olduğu gözüküyor. Euro Bölgesi üye ülkeleri arasında sanayi üretimi rakamlarını derlenen veriler ile birlikte incelediğimizde, aylık bazda en fazla artış yüzde 10,6 ile İrlanda’da gerçekleşirken bu artışı sırasıyla, yüzde 2,3 ile Lüksemburg ve yüzde 1,8 ile Fransa’nın takip ettiği görülüyor. Aylık bazda en fazla azalışın yaşandığı üye ülkeler yüzde 6,1 ile Malta, yüzde 2,3 ile Portekiz ve yüzde 1,8 ile Hollanda olduğu görülmekte. 2017 yılı Ekim ayında bir önceki yılın aynı ayına göre, sanayi üretimi rakamlarını derlenen verilerle birlikte incelediğimizde, yüzde 13,4 ile İrlanda en fazla artışın yaşandığı üye ülke olurken bu artışı sırasıyla yüzde 10,7 Slovenya ve yüzde 6,6 ile Lüksemburg’un izlediği görülmekte. Bir önceki yılın aynı ayına göre Ekim ayında sanayi üretimi verisinde azalış yaşanan üye ülkeler ise yüzde 1,4 ile Malta ve yüzde 0,4 ile Hollanda olduğu görülüyor.
Sonuç
Euro Bölgesi’nde açıklanan 2017 yılı Ekim ayı sanayi üretimi verisinin bir önceki ayda yaşanan ivme kaybını telafi ettiği görülse de verinin 2017 yılı 4.çeyreğine zayıf bir başlangıç yaptığı görülüyor. Verinin içeriğinde, özellikle aylık bazda dayanıklı tüketim malı grubunda yaşanan düşüş dikkat çekmekte. Büyüme verisi içerisinde önemli yer tutan sanayi üretimi verisinde yaşanan zayıf artışın ilerleyen dönemde büyüme verisi üzerine olumlu yansıyabileceğini fakat bu etkinin sınırlı olacağını öngörüyoruz. Açıklanan sanayi üretimi verisinin Euro fiyatlamalarına sınırlı pozitif yansıdığı izleniyor.
International Markets Reports
ABD’de İşgücü İstatistik Bürosu (U.S.Bureau of Labor Statistics) piyasaların merakla beklediği Haziran ayı Tarım Dışı İstihdam verisi beklentilerin üzerinde açıklandı. Tarım Dışı İstihdam verisi Haziran ayında 222 Bin kişi olarak açıklandı. Tarım Dışı İstihdam verisi, Nisan ayı rakamı 138 Bin’den 152 Bin’e ve Mayıs ayı rakamı 174 Bin’den 207 Bine’e revize edildiği görülmekte. Özel sektör istihdamı 187 Bin kişi ve Kamuda istihdam 35 Bin kişi artış gösterdi. Sektör bazında incelediğimizde, Eğitim ve Sağlık 45 Bin, Finans 17 Bin, Madencilik 8 Bin, İnşaat 16 Bin, ticaret, ulaştırma ve kamu hizmetlerinde 22 bin kişi artış yaşandığı görülmekte.
Ortalama Saatlik Kazançlar Beklentilerin Altında Artış Gösterdi
ABD’de BLS’nin açıkladığı verilere göre ortalama saatlik kazançlar verisi Haziran ayında yüzde 0,2 ile beklentilerin altında artış gösterdi. Mayıs ayı verisi yüzde 0,2’den yüzde 0,1’e revize edildi. Bir önceki yılın aynı ayına göre kıyasladığımızda, ortalama saatlik kazançlar verisi Haziran ayında beklentinin altında yüzde 2,5 artış gösterdi. Ortalama saatlik kazançlar verisinde Haziran ayında bir önceki yılın aynı ayına göre
beklenti yüzde 2,6 oranında artış olacağı yönündeydi. Mayıs ayında açıklanan rakam yüzde 2,5’den yüzde 2,4’ya revize edildi. Ortalama haftalık çalışma saati 0,1 artış ile 34,5’e yükseldi.
İşsizlik Oranı yüzde 4,3’den yüzde 4,4’e yükseldi.
Raporun geneline baktığımızda, Haziran ayında 222 bin kişi istihdama dahil edilirken, işsizlik oranının artış yaşandığı görülüyor. Haziran ayında işsiz sayısının 6,977 milyona yükseldiği görülüyor. İşgücüne katılım oranı Haziran ayında yüzde 62,8’e yükseldi.
SONUÇ
Dün, açıklanan Haziran ayı ADP verisi beklentinin altında artış ile 158 bin kişi olarak açıklanmıştı. FED’in son ekonomik görünüm projeksiyonlarını incelediğimizde, işsizlik oranının 2017 yılı yüzde 4,3’e, 2018 ve 2019 yılı için yüzde 4,2 ‘e revize edildiğini görmüştük. Haziran ayında İstihdam rakamında yaşanan toparlanma ve işsizlik oranında yaşanan sınırlı artışın FED’in hedeflemesine yakın olduğu görülmekte. Ortalama saatlik kazançlar verisinde yıllık bazda yaşanan artışın beklentinin altında kalmasının enflasyon verisi üzerinde negatif yansımaları görülebilir.
Domestic Markets Reports
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Para Politikası Kurulu, Haziran ayı toplantısı sonrasında piyasa beklentisine paralel faiz oranlarında değişikliğe gitmedi. Para Politikası Kurulu, bir hafta vadeli repo ihale faiz oranını yüzde 8, Marjinal fonlama oranı yüzde 9,25 ve Merkez Bankası borçlanma faiz oranı yüzde 7,25 olarak sabit bıraktı. Geç Likidite Penceresi (GLP) faiz oranı Merkez Bankası borç verme faiz oranını yüzde 12,25 olarak sabit bıraktı. Para Politikası Kurulu faiz oranlarına ilşkin basın duyurusunda, son dönemde, açıklanan verilerde yaşanan iyileşmenin ve iç talepte yaşanan artışın iktisadi faaliyetlerdeki toparlanmalara olumlu yansıdığı görülürken AB ülkelerinin talebinde yaşanan artışın ihracat rakamına pozitif yansımları görülmeye devam ettiği belirtildi. TCMB, özellikle, yüksek enflasyonun fiyatlama davranışları üzerinde risk oluşturduğu ve enflasyon rakamında belirgin bir iyileşme sağlanana kadar para politikasında sıkı duruşun süreceği belirtildi.
SONUÇ
Dün, açıklanan FED faiz oranı kararı ve FED Başkanı Yellen’ın açıklamaları sonrasında TCMB’nin atacağı hamleler TL varlık fiyatlamaları açısından yakından takip edildi. Özellikle, TCMB, Para Politikası Kurulu faiz oranlarında değişikliğe gitmezken, enflasyon vurgusu tekrarlandı. Para Politikası Kurulu, enflasyon ve enflasyonu etkileyen diğer unsurlarda yaşanan gelişmeleri yakından takip edileceğini ve ihtiyaç duyulması halinde ilave parasal sıkılaştırma yapılabileceğini açıkladı. Faiz kararı sonrasında TL’de sınırlı değer kazanımı yaşandığı görüldü. Bir sonraki TCMB toplantısı 27 Temmuz 2017 tarihinde yapılacak.
Commodity Reports
Dünya Altın Konseyi 2016 yılı üçüncü çeyreğine ilişkin altın raporunu yayımladı. Raporda yılın üçüncü çeyreğinde altın talebinin yüzde 10 azalarak 992,8 tona düştüğü görülmekte. Altına dayalı spot ve türev ürünlerin yer aldığı (Exchange Trade Products) kalemindeki 145,6 tonluk artış haricinde metal ve mücevherat kalemlerinde talepte azalma göze çarpıyor.
Arz cephesinde ise toplamda geçen yıla göre yüzde 4’lük bir artış görülmekte. Arz kalemlerinde ise toplam altın maden çıktısında azalma olmasına karşın geri dönüştürülmüş altın miktarındaki yüzde 30’luk artış toplam arzı yukarı çekiyor.
Altın Talebindeki Yükselişi Dünya Altın Konseyi Nasıl Yorumluyor
Talep cephesindeki tek artan kalem olan yatırım amacıyla olan talepte Dünya Altın Konseyi, merkez bankalarının negatif faiz oranı politikalarını (NIRP) ve düşük nominal ve reel faizleri gösteriyor. Buna ek olarak politik risklerin de altını çizen Konsey raporu politik riski de sadece ABD’deki seçimler ile açıklamıyor. Konsey’e göre politik riskler Avrupa’da Brexit sonrası süreçteki Fransa, Almanya, Hollanda ve muhtemel bir İtalya referandumunu da içeriyor. Yatırım cephesinde bir başka açıdan bakıldığında bir önceki yıla göre yüzde 44’lük artış ile birlikte üçüncü çeyrekte 335,7 tonluk altın talebi aynı zamanda son 5 yıl ortalamalarının da üzerinde. Kriz sonrası dönemi için yatırım tarafında talep artışı bu noktada dikkat çekici seviyeye ulaşmış durumda.
Merkez Bankaları ve Diğer Finansal Kurumların Talebi Azalsa da Rezervler İçerisindeki Ağırlık Yükseliyor
Merkez Bankaları, üçüncü çeyrekte 82 ton altın talebinde bulunurken, bu talep geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 51 oranında azalmış durumda. Yılbaşından bu yana, merkez bankaları 271,1 ton altın alımı yaparken, son çeyrekte yapılan alımlarda Rusya (43,9 ton), Çin (15,2 ton) ve Kazakistan’ın (10 ton) talepleri ilk sıralarda. Merkez Bankası ve kurumların altın talebi düşmüş olsa da merkez bankaları rezervleri arasında altının ağırlığı da yükselmiş durumda ve cari olarak yüzde 13’ün üzerinde hesaplanıyor.
